TÜİK'e göre, enflasyon, Temmuz ayında % 2.06, yıllık bazda ise % 33.52 olmuş. ENAG ise aylık enflasyonu % 3,75, yıllık enflasyonu ise %65,15 olarak tespit etmiş. Memur ve emeklisine Temmuz 2025'de sadece %5 Toplu Sözleşme zammı yapılmıştı. İlk aydan, ENAG enflasyonuna göre, Temmuzda aldığımız yüzde 5 zamdan geriye sadece yüzde 1,25, TÜİK enflasyonuna göre ise yüzde 2,94 kalmış, yapılan zam yarıya düşmüştür. Enflasyon hesabı TÜİK anlayışı ile yapıldığı sürece, Aralık 2025 sonu itibarıyla oluşacak enflasyon farkı %5 seviyelerinde kalacak. Gerçekten enflasyon düşse, enflasyon farkı gibi bir derdimiz olmaz, ancak görünen o'ki kimsenin memur ve emeklinin alım gücü kaybını telafi etmek gibi bir derdide yok, maalesef. Meşhur sözdür, “Hayaller Paris, gerçekler ….” TÜİK’in enflasyon tespitini de, iktidarın enflasyon düşüyor masallarını da gayet güzel anlatan bir ifade. Gerçekler ise, kamu çalışanlarının yoksulluk sınırı, emeklilerin ise açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm edilmesidir. İmzalanan işçi toplu sözleşmesine göre, işçilerimiz 2026’da yüzde 10+6, toplamda yüzde 16 zam alacaklar. “Şimdi sırada memurlar var.” diye açıklama yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın kastının ne olduğunu çok yakında daha iyi anlayacağız. Ağustos ayında, memur ve emeklilerimizin 2026 ve 2027 zam oranı belirlenecek. Tüm kaygılarımıza rağmen toplu sözleşme masasına oturacak olan sendikalarımıza kolaylık ve başarı diliyorum. Bir defa da, memur ve emeklilerimizden yana olmalarını temenni ediyorum..